BİLDİRİLER |
İLKÖĞRETİM OKULU I ve II
DEVRE MÜZİK EĞİTİMİNDE EĞİTİMCİ SORUNU
Refik Saydam
MÜZED Genel Başkanı
Anıttepe Lisesi Müzik Öğrt.-Ankara.
* Cumhuriyetimizin 80. Yılında Müzik
Sempozyumu, 30-31 Ekim 2003,
İnönü Üniversitesi, Malatya
Bildiriler,s.75-81.
İLKÖĞRETİM OKULUNDA MÜZİK DERSİ
İlköğretim kurumları, çocuğu yaşama
ve üst öğrenim basamaklarına hazırlayarak ona yurttaşlık hak ve görevlerini
öğretir; çocuğun yeteneklerini ve yaratıcılığını ortaya çıkarır.Bu nedenle
ilköğretim basamağı “temel eğitim” olarak da adlandırılmaktadır. 1739
sayılı Milli Eğitim Temel Kanunu, ilköğretimin amaç ve hedeflerini şöyle
açıklamaktadır: “1. Her Türk çocuğuna iyi bir vatandaş olmak için gerekli temel
bilgi, beceri, davranış ve alışkanlıkları kazandırmak; onu millî ahlâk
anlayışına uygun olarak yetiştirmek; 2. Her Türk çocuğunu ilgi, istidat ve kabiliyetleri yönünden
yetiştirerek hayat ve üst öğrenime hazırlamaktır.”(METK,
23.madde).Müzik dersi, çocuğun ilgi ve yeteneklerini geliştirme fırsatı
bulabileceği temel derslerden biridir. Bu dersin ayrıca çocuğun kişilik
gelişiminde, sınıfıyla ve arkadaşlarıyla uyumunda, demokratik haklarını;
yurduna,ulusuna karşı görev ve sorumluluklarını kavramasında önemli bir işlevi
vardır. Uçan’a göre; “Çocuğun müziksel gelişimi çok
yönlü bir bütünlük gösterir. Bu bütünlük ilköğretim çağına geldiğinde müziksel
devinme, müziksel işitme, müziksel söyleme, müziksel çalma(kendi bedenini ve
çevresindeki belirli nesneleri çalgı gibi kullanma ve onlarla müzik yapma) ve
müziksel beğenme davranışlarıyla belirginleşen ve somutlaşan bir açılım
içindedir. Bu gelişim ve açılım müziksel zekâ, müziksel yetenek ve müziksel
edim-eylem boyutlarıyla birlikte iç içe yürür, gerçekleşir(Uçan, 1999,
s.8).Çocuğun müziksel gelişimindeki çok yönlü bu bütünlük, öğretim
kurumlarındaki uygulamaya kaynaklık eden öğretim programında da ifadesini
bulmuştur. Uygulanmakta olan 1994 tarihli İlköğretim Kurumları Müzik Dersi
Öğretim Programının, “Genel Açıklamalar” bölümünün 7. ve 9. maddelerinde
ilköğretim çağı çocuklarının tümünün genel müzik eğitimi almak için gerekli
müzik yeteneğine sahip görüldüğü, bütün ilköğretim öğrencilerini kapsadığı;
müzik dersinin her boyutuyla ele alınıp işlendiği bir ders olarak
gerçekleşmesinin; çocuğun bilişsel, devinişsel, duyuşsal davranışlarıyla bir
bütün olarak gelişmesinin öngörüldüğü vurgulanmaktadır. Programa ve çağın
gereklerine göre ilköğretim müzik dersini uygulayacak öğretmen nota bilmeli;
çalma, söyleme, dinleme, çözümleme ve yaratma yönlerinden kendisini geliştirmiş
olmalı, müzik dersi öğretim ilke, yöntem ve tekniklerini bilmeli ve
uygulayabilmeli, ulusal ve evrensel ölçüde bir şarkı dağarcığına, müzik
kültürüne sahip olmalı, çocuk şarkıları
yaratabilmeli, bu duygu ve beceriyi çocuğa da kazandırabilmeli, çocuğun
müziksel gelişiminin farkında olmalı ve bu gelişmeyi öğretim sürecinde dikkate
alabilmelidir.MEB Talim ve Terbiye Kurulu Başkanlığı 04.09.2001 tarih ve 339
sayılı kararıyla halen İlköğretimin ilk üç sınıfından haftada ikişer saat,
5,6,7,ve 8. sınıflarında da haftada birer saat müzik dersi okutulmaktadır.
Programlarda öngörülen amaç ve
hedefler doğrultusunda belirlenen ünitelerin, konuların uygulanmasında birincil
görev öğretmene düşmektedir. Öğretmen, eğitim sisteminin temel ögesidir; yeteneği, bilgisi, donanımı ve eğitim için
sağlanan olanaklar ölçüsünde görevini yerine getirmeye çalışır. Öğretmenin
“konu alanını çok iyi bilmesi, eğitim ve öğretimle ilgili bilgi, beceri ve
tutumlarla donanık olması gerekir. Öğretmendeki
eksiklikler, tutarsızlıklar eğitim ortamını olumsuz yönde etkileyebilir. Bunun
sonucu olarak sistem entropiye kayabilir.”(Sönmez,
1994, s.10) Başaran’a göre de “Bir meslek
adamının mesleğinde başarılı olup doyuma ulaşabilmesi için mesleğinin
gereklerine inanması, mesleği için gerekenleri bilmesi ve uygulaması
zorunludur. İnanma, bilme ve uygulama, öğretmenliğin duyuşsal, bilişsel ve
devimsel boyutlarını oluşturur(Başaran, 1996, s.114).Milli Eğitim Temel
Kanunu öğretmenliği, “Devletin eğitim, öğretim ve bununla ilgili yönetim
görevlerini üzerine alan özel bir ihtisas mesleği” olarak
tanımlamakta(23madde), ve öğretmenlik mesleğine hazırlığın “genel kültür, özel
alan eğitimi ve pedagojik formasyon” ile sağlanacağını hükme bağlamaktadır(43
madde). İlköğretim Kurumları Müzik Dersi Öğretim Programında, birinci
devre(1,2,3.sınıflar) müzik derslerinin sınıf öğretmenleri, ikinci
devre(4,5.sınıflar) müzik derslerinin sınıf öğretmenleri veya müzik
öğretmenleri, üçüncü devre(6,7,8.sınıflar) müzik derslerinin ise müzik
öğretmenlerince verilmesi esas alınmıştır. Ancak bazı müzik
eğitimcilerinin de önemle vurguladığı gibi müzik eğitimcisi yetiştirme alanında
genellikle ortaöğretim ve ilköğretimin III. devresi (6,7,8.sınıflar) ön plana
çıkmakta, ilköğretimin I.ve II. Devre sınıfları ise dikkate alınmamaktadır(Gülcan, 1988, s.463) ve (Barışeri,s.1).İlk
ve orta dereceli okulların öğretmen gereksinmesi, halen yürürlükte olan Norm
Kadro Yönetmeliği hükümleri çerçevesinde belirlenmektedir. MEB Personel Genel
Müdürlüğü’nün 18 /02/2000 tarih ve 2000/22 sayılı “Norm Kadro
Uygulaması” Genelgesi uyarınca ilköğretim okullarına müzik dal öğretmeni
atanabilmesi için bir okulda en az 9 şubenin (6,7.ve 8. sınıflarda haftada
birer saatten toplam en az 9 saatlik müzik dersinin) bulunması gereklidir.
Müzik dal öğretmenlerinin norm kadrolarının belirlenmesinde ilk beş sınıf
dikkate alınmamaktadır. Bu sınıfların müzik derslerine sınıf öğretmenlerinin
girmesi öngörülmüştür. Ancak MÜZED’in girişimiyle bu
karar kısmen yumuşatılmıştır. MEB Personel Genel Müdürlüğü’nce yayımlanan
01.10.2002 tarih ve 2002/79 sayılı “Norm Kadro Uygulaması” konulu genelge ile
haftalık zorunlu ders saatini tamamlayamayan ilköğretim müzik dal
öğretmenlerinin kendi kurumlarındaki 4. ve 5. sınıfların müzik derslerine de
girebileceği, ancak bu derslerin ilgili öğretmenin norm kadrosunun
belirlenmesinde dikkate alınmayacağı açıklanmıştır.(MÜZED Dergisi 6.sayı
s.6). Öte yandan İlköğretim kurumlarında müzik, resim, beden eğitimi ve iş
eğitimi derslerini okutmak üzere hizmetiçi eğitim
yoluyla yetiştirilen sınıf öğretmenlerin, sınıf öğretmeni norm kadrosu içinde
değerlendirileceği, bu öğretmenlerin, ilköğretim kurumlarında öğretmeni
sağlanamamış olan bu dersleri okutmak üzere görevlendirilebileceği, ancak,
branş öğretmenlerinin yeterli olduğu durumda bu tür görevlendirmeler
yapılamayacağı da kararlaştırılmıştır. Halen İlköğretimin okullarında (varsa)
yalnız 6.,7. ve 8. sınıflarının müzik dersine dal öğretmeni girmekte; ilk beş
sınıfın müzik dersi ise esas olarak sınıf öğretmenleri tarafından
okutulmaktadır.
Türkiye’de Cumhuriyet döneminde ve öncesinde sınıf
öğretmeni yetiştirilmesi alanında özgün ve başarılı çalışmalar gerçekleştirilmiştir.
Bu öğretim kurumlarında müzik dersi zorunlu okutulan ve önem verilen derslerden
biridir. 1900 Darülmuallimin ve 1904 Rüşti Muallimat programlarına
göre 1,2,3.sınıfların her birinde haftada birer saat “Musiki”;1915 Darülmuallimini İptidaî Programına göre de 1,2,3,4.
sınıflarda haftada ikişer saat “Musiki
ve Gına” derslerinin zorunlu olarak okutulacağı belirtilmektedir. 1924
tarihli İptidaî Darülmuallimin ve İptidaî Darülmuallimat
programlarına göre bu kurumların 1. sınıfından 5. sınıf sonuna değin
haftada birer saat “Musiki” dersi zorunludur. Bu kurumlarda ayrıca “Keman”
dersi de zorunludur. Haftalık ders dağılım çizelgesinde yer almayan bu dersin
Bakanlık tarafından olanak ve araç bulundukça tüm darülmualliminlerde
yaygınlaştırılması hedeflenmiştir. 1931 Muallim Mektepleri Ders Tevzii’nde1.
sınıftan 5. sınıf sonuna değin haftada birer saat “Musiki” dersi
öngörülmüştür. 1937 İlköğretmen Okullarının Mesleki
Sınıflarının Haftalık Ders Cetvelinde de 1,2,3.sınıfların her birinde haftada
birer saat “Müzik” dersi yer almaktadır. 1927-1928’den itibaren açılan
Köy Muallim mekteplerinin 1. ve 2. sınıflarında haftada ikişer, 3. sınıfında
haftada birer saat “Musiki” dersi vardır(Yücel,1994, s.210-254).
17.04.1940 tarih ve 3803 sayılı yasa ile açılan Köy enstitülerinde beş öğretim
yılı boyunca haftada ikişer saat “Müzik” dersi okutulmuştur. Bu
derslerde müzik eğitimi “çocuk ruhunun özelliklerine göre” bir bütün olarak
kabul edilmiş; kuram, solfej, imla, şarkı eğitimi, çalgı eğitimi birlikte
yürütülmüştür. Öğretmen adayının ulusal zevkinin oluşturulmasında türkü ve
halk oyunlarından geniş ölçüde yararlanılmıştır(Gedikoğlu,
1971) ve (Akalın,1945, s.308-309).
Köy enstitüleri 27.01.1954 tarihinde çıkarılan 6234
sayılı yasa ile kapatılmıştır(Öğretmen okulları ile birleştirilmiştir.). Bu
arada müzik ağırlıklı sınıf öğretmeni yetiştirmek üzere ilköğretmen
okulları içinde İstanbul’da ve Ankara’da açılan Müzik seminerleri, 1975’ten
itibaren uygulamadan kaldırılmıştır. 1973’te çıkarılan 1739 sayılı Milli Eğitim
Temel Kanunu ile her kademedeki öğretmen adayının yüksek öğrenim görmesinin
esas olduğu hükmü getirilmiştir. Bu dönemden sonra eski İlköğretmen
okullarının bir kısmı İki yıllık Eğitim enstitülerine bazıları da 4 yıllık
Öğretmen liselerine dönüştürülmüştür. İki yıllık Eğitim enstitülerinde 1.
sınıfın 1. ve 2. yarıyıllarında ve 2. sınıfın ilk yarıyılında haftada ikişer
saat müzik dersi yapılmıştır. 1982’den itibaren üniversitelere bağlanan bu
kurumlar önce iki yıllık Eğitim Yüksek okullarına daha sonra Eğitim fakültelerine
bağlı dört yıllık Sınıf Öğretmenliği bölümlerine dönüştürülmüştür. MEB Talim ve
Terbiye Kurulu Başkanlığının 01.06.2000 gün ve 340 sayılı Kararına göre sınıf
öğretmeni olarak atanabilmek için üniversitelerin Sınıf Öğretmenliği programını
bitirmek gerekmektedir
SINIF ÖĞRETMENLİĞİ BÖLÜMLERİNDE VERİLEN MÜZİK EĞİTİMİ
Üniversitelerin Sınıf Öğretmenliği bölümlerinde müzik
eğitimi derslerine de yer verilmektedir Sınıf Öğretmeni adayları 3. yarıyılda 2
kredilik “Müzik I”; 4. yarıyılda 2 kredilik “Müzik II” ve 5.
yarıyılda üç kredilik “Müzik Eğitimi” derslerini zorunlu olarak
almaktadır Müzik I dersinde “Eğitimde müzik; rolü ve içeriği; temel müzik
bilgileri, nota yazmanın doğası ve amacı, çalgı ve ses eğitimine giriş; toplu
çalma ve söyleme; yaratıcılığı geliştirmede müziksel işitme, okuma ve yazma
çalışmaları”na yer verilmektedir. Müzik II dersinde “Müzik öğelerini tanıma,
dinleme, seslendirme, besteleme çalışmaları, müziğe tarihsel bakış, diğer
kültürlerdeki müziksel yapılar, müzik
becerilerinin geliştirilmesi, çalgı ses ve nota eğitimi, müzikte ünitelere
uygun konular, oyunlar çocuk müzikleri” konuları yer almakta; Müzik Eğitimi
dersinde de “İlköğretimde I. kademe müzik ders programının incelenmesi müziğin
diğer derslerle ilişkileri. İlköğretim I. kademede uygulanan müzik öğretimi
yöntem ve teknikleri; müzik ders planlarını hazırlama, performansın
değerlendirilmesi, müzik öğretiminde sınıf yönetimi, müzik becerilerinin
geliştirilmesi; dinleme, söyleme, çalma ve besteleme çalışmaları” konuları
uygulanmaktadır. Bu derslerin, programı incelenen Sınıf Öğretmenliği
bölümlerinde zorunlu ortak ders olarak yer aldığı görülmüştür. Ancak bazı
bölümlerde tamamlayıcı farklı dersler de yer almaktadır. Örneğin Dokuz Eylül
Üniversitesi Sınıf Öğretmenliği Bölümünde 6. yarıyılda “Toplu Çalgı Eğitimi”, 7. Yarıyılda da “Toplu Ses Eğitimi” derslerinin yer
aldığı görülmüştür. Ankara Üniversitesi EBF İlköğretim Bölümü Sınıf
Öğretmenliği Programında 6. yılda “Yaratıcılık” dersinin verildiği görülmüştür. Öte yandan “Sanat
Eğitim Kuram ve Yöntemleri” ve “İlköğretimde Drama” derslerinde de
müzik eğitimini tamamlayan konular bulunmaktadır.Sınıf Öğretmenliği eğitiminin
1980’lerden itibaren üniversite düzeyine yükselmesine karşın, Köy
enstitülerinin kapatılması, İlköğretmen okullarının
tasfiyesi ve özellikle 1990’lı yıllarda öğretmenlik mesleğine uzak alanları
bitirmiş gençlerin sınıf öğretmeni olarak atanmalarından sonra öğretmen
yetiştirme alanında önemli bir nitelik kaybı yaşanmıştır. 1980’li yıllarda
yapılan bir araştırmada, ilköğretim okulunun amaçlarının yönetici ve
öğretmenlerin yaklaşık yarısınca anlaşılamaması yüzünden amaçların
uygulayanlarca gerçekleştirilme düzeyinin düşük olduğu ortaya çıkmıştır(Doğan-Külahçı,
1986). Sınıf Öğretmenliği bölümlerinde verilen müzik eğitimin niteliksel
düzeyine ve bu kurumların müzik eğitimi açısından dış verimliliğine ilişkin
olarak da araştırmalara gereksinim vardır.
Bu alanda yapılan bir araştırmaya göre, “...eğitim fakültelerinde teorik
bilgilere, pratik bilgilere nazaran daha fazla önem verilmektedir ve maalesef
aday öğretmenin geleceğe tam olarak hazırlanamadığı görülmüştür...”(Barışeri s.1).
SINIF ÖĞRETMENLERİNİN MÜZİK DERSİNE İLİŞKİN GÖRÜŞLERİ
İlköğretim okullarında görev yapan sınıf
öğretmenlerinin, müzik ve resim derslerinin uygulama süreçlerinde
karşılaştıkları sorunları belirlemek; bu derslerle ilgili program geliştirme
çabalarına ve hizmet içi eğitim projelerinin hazırlanmasına katkıda bulunmak
amacıyla 15 Şubat-8 Haziran 2001 tarihleri arasında Ankara iline bağlı 24
ilçenin merkezindeki ve köylerindeki birer okul örneklem
alınmak suretiyle toplam 48 ilköğretim okulunda görev yapan 535 sınıf
öğretmenine bir anket uygulanmıştır.(Saydam-Özdemir-Şen,2001.).
Konuya ışık tutması yönüyle araştırmanın müzik eğitimiyle ilgili bazı
çarpıcı sonuçlarına bildiri içinde yer verilmiştir.Araştırma kapsamındaki her
üç sınıf öğretmeninden yaklaşık ikisi, (64.49’u)sınıf öğretmenliğiyle ilgili
bir yüksek öğretim kurumunu bitirdiğini belirtmiştir. Diğer öğretmenler ise
sınıf öğretmenliği alanından değildir. Dal öğretmenliğiyle ilgili bir okul
bitirenler de eklendiğinde her dört öğretmenden yaklaşık birinin öğretmen
yetiştiren bir okulu bitirmedikleri anlaşılmaktadır. Son beş yılda atanan
öğretmenlerin üçte ikiye yaklaşan çoğunluğunun öğretmenlik dışındaki alanlardan
geldiği anlaşılmıştır. Öğretmenlik dışındaki kurumlarda eğitim ve sanat
dersleri gerektiği ölçüde verilmediğinden, ilköğretim okullarındaki genel
başarı düzeyinin ve sanat dersleri alanındaki başarı düzeyinin düşmesi
kaçınılmaz gözükmektedir.
Sınıf öğretmenlerinin hizmet öncesinde aldıkları müzik
eğitimine ilişkin görüşleri, Tablo 1’de verilmiştir:
Tablo 1: Hizmet
Öncesinde Müzik Derslerinden Alınan Eğitim Durumu
Verilen yanıt |
Toplam |
% |
Yeterlidir |
60 |
11.21 |
Kısmen yeterlidir |
149 |
27.85 |
Yetersizdir |
317 |
59.25 |
Yanıtsız |
9 |
1.69 |
TOPLAM |
535 |
100.00 |
Tabloya göre her on sınıf öğretmeninden ancak biri
hizmet öncesinde aldığı müzik eğitimini yeterli bulmaktadır. Öğretmenliğe
hazırlık döneminde yeterli ölçüde alınmayan eğitimin daha sonra tamamlanmasının
pek olanaklı olmadığı diğer sorulara verilen yanıtlardan anlaşılmaktadır. Anket
kapsamındaki öğretmenlerden yalnız %1.31’i müzik alanında hizmet içi eğitim
kurslarına katıldığını belirtmiştir.Hizmet öncesinde müzik eğitimi yönünden eksik
yetişen ve hizmet için eğitim etkinliklerine de katılamayan sınıf öğretmenleri
arasında, Müzik Dersi Öğretim
Programı’nın anlaşılabilme düzeyi de
doğal olarak düşük durumdadır. Program, anket kapsamındaki öğretmenlerin
%14.71’i tarafından anlaşılabilmekte, %48.60’ı tarafından kısmen
anlaşılabilmekte, %31.21’i tarafından anlaşılamamaktadır. Müzik Dersi Öğretim
Programı’nın anlaşılabilme oranları bakımından öğretmenlik dışındaki alanlarla
öğretmen yetiştiren kurumları bitiren sınıf öğretmenleri arasında dikkate değer
bir fark gözlenmemiştir. Bu durum,
öğretmen yetiştirme alanında müzik dersi açısından verim düşüklüğünün
bir göstergesi olarak ortaya çıkmaktadır. Programı anlayamayan öğretmenlerin bu
derslerle ilgili verimli çalışmalar gerçekleştirmesi beklenmemelidir. Program
konularının sınıf öğretmenlerince tamamlanabilme düzeyi, Tablo 2’de
verilmiştir:
Verilen yanıt |
Toplam |
% |
Tamamlayabiliyorum |
63 |
11.78 |
Önemli
ölçüde tamamlayabiliyorum |
77 |
14.39 |
Sınırlı
ölçüde tamamlayabiliyorum |
246 |
45.98 |
Program
konularına giremiyorum |
118 |
22.06 |
Yanıtsız |
31 |
5.79 |
TOPLAM |
535 |
100.00 |
Tablodaki oranlar yuvarlandığında , her on öğretmenden
ancak birinin program konularını tamamlayabildiği. her on öğretmenden ikisinin
ise program konularına hiç giremediği görülmektedir. Sınıf öğretmenlerinin
müzik dersi program konularını tamamlamakta güçlük çektikleri
anlaşılmaktadır. Müzik derslerinde
eğitsel çalgıların önemli bir yeri olduğu yadsınamaz. Öğretmenin sınıfa çalgı
götürmesi, salt çalgı öğretimi açısından değil, diğer ders içi etkinliklerin
hemen tümü açısından da bir gerekliliktir. Sınıf öğretmenlerinin müzik
derslerinde kullanabildikleri çalgıların dağılımı, Tablo 3’te verilmiştir:
Tablo 3: Sınıf Öğretmenlerinin
Çalabildiği ve Derslerinde Kullandıkları Çalgılar
Verilen yanıt |
Toplam(n= 535) |
% |
|
Evet
|
Blokflüt |
114 |
21.31 |
Mandolin |
23 |
4.30 |
|
Bağlama |
18 |
3.36 |
|
Keybord |
7 |
1.31 |
|
Keman |
2 |
0.37 |
|
Gitar |
2 |
0.37 |
|
Akordeon |
1 |
0.19 |
|
Ud |
1 |
0.19 |
|
Melodika |
1 |
0.19 |
|
Darbuka-tef |
1 |
0.19 |
|
Belirsiz |
6 |
1.12 |
|
Evet toplamı
(Bazı öğretmenler birden çok çalgı çalabildiğini belİrtmiştir.) |
127 |
23.74 |
|
Hayır |
403 |
75.33 |
|
Yanıtsız |
5 |
0.93 |
Tabloya göre her dört sınıf öğretmeninden üçü hiçbir
eğitim müziği çalgısını kullanamamaktadır.En yaygın bilinen çalgı blokflüttür;bu çalgı her beş öğretmenden biri tarafından
çalınabilmektedir.Sınıf öğretmenlerinin, “Çalabiliyorum.” Dediği çalgıları
hangi düzeyde çaldığı ve sınıfa hangi sıklıkta getirdiği bilinmemektedir. Çalgı
kullanabilme açısından öğretmen yetiştiren kurumları bitirenlerle, öğretmenlik
dışındaki bölümleri bitirenler arasında anlamlı bir farkın gözlenmemesi
düşündürücüdür.Sınıf öğretmeni yetiştiren kurumlarda sanat eğitimine gereken
önem verilmediği anlaşılmaktadır.Sınıf öğretmenlerinin müzik derslerinde en çok
gerçekleştirdikleri etkinlik türü %96.82 oranla “şarkı öğretimi”dir. Bu
etkinlik türünü %67.29 oranla “müzik dinletisi” ve %52.15 oranla “koro
çalışması izlemektedir(Şarkı ve koro çalışmaları için gerekli olan “ses-nefes egzersizleri”ise %4.48 oranında gerçekleştirilmektedir) Öte
yandan “Dramatizasyon” çalışmasının %24.37, “Nota
solfej öğretimi” nin %20.37, “Kuramsal bilgi
öğretimi”nin %20.18, “Ritm-ezgi yaratma” çalışmasının
%11.58, “Çalgı öğretimi” etkinliğinin ise %11.03 düzeylerinde kalması, müzik derslerinde program amaçlarına ulaşılamadığını
göstermektedir.Sınıf öğretmenlerinin %60.18’i, müzik dersi açısından okulunda
hiçbir araç-gereç ve olanağın bulunmadığını belirtmiştir. Okulların yalnız
%2.61’inde müzik odası, %7.29’unda konser-konferans salonu, %5.05’inde çalgılar
ve %22.24’ünde müzik dinleme araçları bulunmaktadır. Araç-gereç , olanak
yetersizliğinin de verimi önemli ölçüde düşüreceği somut bir gerçekliktir.Sınıf
öğretmenlerinin tamamına yakını(97.38’i), müzik derslerine müzik dal
öğretmeninin girmesinin gerekli olduğunu belirtmişlerdir. Diğer sorulara
verilen yanıtlarla birlikte değerlendirildiğinde sınıf öğretmenlerinin bu
konudaki görüş birliğinin kendi içinde tutarlı ve anlamlı olduğu düşünülmektedir.Ankara
ilindeki ilköğretim okullarında uygulanan anket sonucunda elde edilen bulgulara
göre, ilköğretimin I ve II devresinde görev alan sınıf öğretmenlerinin hizmet
öncesinde ve hizmet içinde yetiştirilmesinde müzik dersi açısından ciddi eksiklikler
ve sorunlar yaşandığı anlaşılmaktadır.
Sınıf Öğretmeni yetiştiren kurumlar öğrencilerini mesleğin gerektirdiği
sanat eğitiminin temel bilgi ve becerileriyle donatamamaktadır. Müzik dersinin
istisnalar dışında esas olarak yapılamadığı, öğrencilerin eksik yetişmekte
olduğu anlaşılmaktadır. Ankara ilindeki bu durumun başka illere ve ilçelere
gidildikçe daha vahim bir sonuç göstereceği düşünülmektedir.
İlköğretim okullarının I. ve II.
devrelerindeki öğrencilerinin, verimli, yararlı, ülkenin ve çağın gereklerine
uygun ölçülerde müzik eğitimi görebilmesi için Millî Eğitim Bakanlığı,
üniversiteler,diğer ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından ivedilikle alınması
gerekli önlemler şunlar olabilir:
1.Sınıf öğretmeni yetiştirilmesi alanında niteliksel ve
niceliksel yönden gerekli olan çalışmalara bir an önce başlanmalıdır. Bu amaçla
üniversitelerin sınıf öğretmenliği bölümlerinin birbiriyle, Milli Eğitim
Bakanlığıyla, öğretmen liseleriyle ve uygulama içindeki öğretmenlerle iletişimi
ve eşgüdümü sağlanmalıdır. Sınıf öğretmenleri, kaynağından yetiştirilerek
atanmalı, sınıf öğretmenliği bölümlerinde, İlköğretim okullarında çok önemli bir yeri olan sanat eğitimi
dersleri işlevsel duruma getirilerek öğretmen adaylarının gerektiği biçimde
donatılmaları sağlanmalıdır. Binbaşıoğlu’nun
deyişiyle, “Öğretmen adaylarına öğretilecek her şeyin, bütün ulusa öğretilecek
bir şey olduğu hatırdan çıkarılmamalıdır.” (Binbaşıoğlu,
1994, s.464).
2.Görev başındaki sınıf öğretmenlerinin tamamının
düzenli bir planlama ile müzik dersinin gerektirdiği bilgi ve beceriler
açısından hizmet içinde yetiştirilmeleri sağlanmalıdır.
3.Müzik dersleri, ilköğretimin 4. sınıfından itibaren
bu dersin dal öğretmenleri tarafından okutulmalı ve her ilköğretim okuluna en
az bir müzik dal öğretmeni atanmalıdır. Ancak daha uzun vadeli bir önlem olarak
Sınıf Öğretmenliği ve Müzik Öğretmenliği bölümlerinin eşgüdümüyle ilköğretim I.
ve II. devreye yönelik müzik
öğretmenliği programı hazırlanmalı ve uygulamaya konulmalıdır. Sınıf ve dal
öğretmeni müzik dersinin planlamasını birlikte yapmalı ve derse birlikte
girmelidir. Dawson ve Acay’ın
da belirttikleri gibi, "Sınıf öğretmenleri, bir müzik uzmanı
kadar bilgili olmayabilir, ancak konuları birbirleri ile ilişkili kılmak için
gereken bilgi ve esnekliğe sahiptirler" (Dawson-Acay,
1997, s. 9.1).
4.Geçmiş yıllarda sınıf
öğretmenleri içinden seçilerek kurslarla yetiştirilen ilköğretim müzik dal
öğretmenlerinin birikim ve deneyiminden yararlanmalı, bu öğretmenler (kendi
istekleri de dikkate alınarak) yeniden kendi okullarında dal öğretmeni olarak
görevlendirilmelidir. Sınıf öğretmenleri arasında müzik alanına istekli ve
yetenekli olanlar belirlenerek üniversitelerde geliştirilecek İlköğretim Müzik
Öğretmenliği programı içinde açılacak kurslarla yetiştirilmeli ve kendi
okullarında müzik dal öğretmeni olarak derslere girebilmesi sağlanmalıdır.
5.Okullar müzik dersi için gerekli araç ve gereçlerle;
müzik odası, konser-konferans, salonu, müzik araç gereçleri gibi olanaklarla
donatılmalıdır.
6.İlköğretim Müzik Dersi Öğretim Programı,
uygulanabilirlik, anlaşılabilirlik yönlerinden gözden geçirilmeli, müzik
eğitimcilerinin, uzmanların ve görev başındaki öğretmenlerin görüşleri ve
düşünceleriyle geliştirilmelidir.
7.Öğretmenlerin ekonomik, özlük, meslek olanakları
iyileştirilmeli, çalışan öğretmenlerde ve öğretmen adaylarında meslek sevgisi
ve heyecanı güçlendirilmelidir.
KAYNAKLAR
Başaran, İbrahim Ethem, , Türkiye
Eğitim Sistemi, Ankara 1996.
Barışeri, Nurtuğ,
“İlköğretim Öğretmen Adaylarının
İlkokul Müzik Eğitimine Karşı Olan
Tutumlarının Ve Müzik Öğretiminde Kendilerine Olan
Güvenlerinin Gelişmesinde
Okul Uygulamalarının Önemi” (www.yok.gov.tr)
Binbaşıoğlu, Cavit,
Türkiye’de Eğitim Bilimleri Tarihi, MEB Yayınevi, İstanbul 1995.
Dawson, D. - Açay, Sefai. “Ünite 9 Müziğin
Diğer Derslerle İlişkisi (9.1) Müzik
Öğretimi,YÖK/Dünya
Bankası, Milli Eğitimi Geliştirme Projesi Hizmet Öncesi Öğretmen Eğitimi,
Ankara 1997.
Doğan, Hıfzı-Şadiye
Külahçı, İlköğretim Okulu Araştırması, MEB, Ankara 1986.
“4 ve 5. Sınıflara Müzik Dal
Öğretmeni” MÜZED Dergisi 6(Kış 2003), s.6
Gedikoğlu,Şevket,Evreleri Getirdikleri ve Yankılarıyla
Köy Enstitüleri,Ankara 1971.
Gülcan, Doç.Raif,
“Çağdaş Bir Model İçinde Müzik Eğitimcisi Yetiştirme Önerisi” I. Müzik Kogresi, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara 1988.
Millî Eğitim Temel Kanunu ile
İlköğretim ve Eğitim Kanunu, MEGSB Yayınları, Ankara 1987.
Saydam,Refik,Neslihan Özdemir A.Özlem Şen, “ İlköğretim
Okulları Sınıf Öğretmenlerinin Resim-Müzik Derslerinin
Uygulanma Süreçlerine İlişkin
Görüşleri”,Ankara İl Millî Eğitim Müdürlüğü Program Geliştirme Komisyonu,
Ankara 2001.
Sönmez, Veysel, Öğretmen El
Kitabı, Anı Yayıncılık, Ankara 1994.
TC Millî Eğitim Bakanlığı İlköğretim
Kurumları Müzik Dersi Öğretim Programı, MEB Yayınları, Ankara 1994.
Uçan,Ali , “İlköğretimde
Müzik Eğitimi”, Burdur 1999, www.meb.gov.tr
Yücel, Hasan-Âli, Türkiye’de Orta
Öğretim, Kültür Bakanlığı Yayınları, Ankara 1994