Müzik, Demokratlığın/Çoksesliliğin En Güzel Örneğidir…
Gönderilme zamanı: 27 Tem Pzt, 18:19
Y.Doç.Dr. Göktan AY
İnsanlar inançlarıyla doğar,
kuşku duymayı daha sonra öğrenirler.
Bertrand Russell
Son günlerde Topkapı Sarayı’nda verilen konserle “müzik” dolayısı ile “sanat” bir kez daha gündeme gelince, güncel olması bakımından bize de tatilde de olsa söz hakkı doğdu.*
Önce şunu ifade edelim ki; konseri düzenleyenler, sponsorları, sloganlar, müzik tarzı size göre yanlış olabilir,ancak,“din” ve “kutsal” adına bu tür eylemler yapılması hoş değil. Kutsal kitabımızda, her kişinin kendi amelleri ile öbür dünyada sınava çekileceği defalarca ifade edilmiş… Başkaları kötülük yapıyor yada günah işliyorsa, siz yapmayın/uygulamayın yeter…
Hiçbir kutsal kitap kin/nefret/cinayet salık vermediği halde… haçlı seferleri başta olmak üzere tarihe bakın, bir çok cinayet “din” ve “kutsallık” adına işlenmiştir.
Ayrıca, protestocular, neden tekbirlerle slogan atmış, namaz kılmış? anlamak mümkün değil… Allah adına hareket etme vekaleti/yetkisi kime verilmiş ki...
Yine açıklamalara göre, bütün millet/halk adına tepki konmuş, değerlerimize saygı duyulmuyormuş; gençler lütfen dolduruşa gelmeyelim…O salonu dolduran 2.000 kişi halk değil mi? Milletten siz “gidin tepki gösterin diye” mesaj mı aldınız? Bu ülkenin değerlerine her kişinin saygı göstermesi elbette gerekli…Bunun içinde idareciler görevlendirilmiş…Topkapı Sarayı Müdürü Prof. Dr. İlber Ortaylı, herkesin bilgisine saygı duyduğu bir bilim adamı ve tarihçi. Keşke önce tepkinizi randevu alıp kendisine aktarsaydınız, ne kadar iyi olurdu…Bakanımıza faks çekseydiniz, İstanbul bürosuna bilgi verseydiniz, geri çevrilmezdiniz ve çok daha demokratik olmaz mıydı?
O konser gibi yüzlerce konser ülkenin her tarafında, yaz festivalleri dolayısı ile yapılıyor. Hiçbir sorunda çıkmıyor, bunları görünüz. Siyasi görüşünüz olabilir, ancak olaylara global bakmayı da lütfen biliniz. Ülkemiz geniş, büyük ve zengin… Toplumsal olayları “din” adına “millet” adına sahiplenmeyiniz. Bakın o konserden –İstanbul dahil-hiç kimsenin haberi yoktu, bir bölüm sanatsever dışında…Millet geçim/iş/aş derdinde, nasıl tatile çıkacağım? düşüncesinde… Ancak, festivallerle sanatla buluşma imkanına sahip oluyorlar.
Kültür Bakanlığı’da topluluklarını/sanatçılarını görevlendirerek ülke kültürüne/sanatına destek olmaya çalışıyor. Sn.Bakan olayla ilgili açıklamasında, belli bir siyasi görüşü lanse etmemiş ki, sadece bu tür olaylara katılanların “ülke tarihini/kültürünü bilmediklerini ve ülkenin kazanımlarından geri adım atmayacağını” belirtmiş…Buna da sağduyulu her insan katılıyor zaten…
Ama, sizin yaptıklarınızla, o bağlı olduğunuz görüş, kutsallık, din zedelenmedi mi? Durduk yere Sivas hatırlanmadı mı? Bazılarının ekmeğine yağ sürülmedi mi? Gitmeyin o konsere, yazılı açıklama yapın veya aynı yerde başka sponsorlarla, istediğiniz konseri yapın, farklılığınızı gösterin…
Bakanlık bu konuda engel olmaz size, yeter ki gençliğinizi yanlış yerlerde harcamayın…Saygı ve sevgi çerçevesinde paylaşın/üretin…Haklı olmanın anlatımı bu tarz olmamalı….Unutmayalım ki; farklılığın olmadığı yerde zaten, özgürlük de olmaz.
Ama lütfen müziği batı-Türk diye, çok sesli-tek sesli diye, alaturka-alafranga diye yanlış yollara götürmeyelim. Müziği alanın insanlarına bırakalım.
Çünkü, ülkemizin bütün sanat kurumları, alanlarını en iyi şekilde yapmak/uygulamakla mükelleftirler. Ve buna mecburdurlar…
Yazımı sonlarken, Saat.18.30.habertürk,14.07.2009 canlı yayına geçti: Prof. Dr. İlber Ortaylı, ve İdil Biret. Alperen Ocakları Başkanı Sn. Biret’e çiçek vererek, olaylardan dolayı özür diledi. Sağduyu galip geldi. Türkün aklı sonradan geldi…
Çünkü, yaygın söylenen/yazılan bir deyiş vardır;
“Türkiye’de Türkler yaşar, onlarda böyle yaşar” diye.
Maalesef bir kez daha bu sözün doğruluğunu ispat ettik!...Yazık...
*Ay, Göktan; Bir konser üzerine düşünceler, musikidergisi.net, 13.07.2009
İnsanlar inançlarıyla doğar,
kuşku duymayı daha sonra öğrenirler.
Bertrand Russell
Son günlerde Topkapı Sarayı’nda verilen konserle “müzik” dolayısı ile “sanat” bir kez daha gündeme gelince, güncel olması bakımından bize de tatilde de olsa söz hakkı doğdu.*
Önce şunu ifade edelim ki; konseri düzenleyenler, sponsorları, sloganlar, müzik tarzı size göre yanlış olabilir,ancak,“din” ve “kutsal” adına bu tür eylemler yapılması hoş değil. Kutsal kitabımızda, her kişinin kendi amelleri ile öbür dünyada sınava çekileceği defalarca ifade edilmiş… Başkaları kötülük yapıyor yada günah işliyorsa, siz yapmayın/uygulamayın yeter…
Hiçbir kutsal kitap kin/nefret/cinayet salık vermediği halde… haçlı seferleri başta olmak üzere tarihe bakın, bir çok cinayet “din” ve “kutsallık” adına işlenmiştir.
Ayrıca, protestocular, neden tekbirlerle slogan atmış, namaz kılmış? anlamak mümkün değil… Allah adına hareket etme vekaleti/yetkisi kime verilmiş ki...
Yine açıklamalara göre, bütün millet/halk adına tepki konmuş, değerlerimize saygı duyulmuyormuş; gençler lütfen dolduruşa gelmeyelim…O salonu dolduran 2.000 kişi halk değil mi? Milletten siz “gidin tepki gösterin diye” mesaj mı aldınız? Bu ülkenin değerlerine her kişinin saygı göstermesi elbette gerekli…Bunun içinde idareciler görevlendirilmiş…Topkapı Sarayı Müdürü Prof. Dr. İlber Ortaylı, herkesin bilgisine saygı duyduğu bir bilim adamı ve tarihçi. Keşke önce tepkinizi randevu alıp kendisine aktarsaydınız, ne kadar iyi olurdu…Bakanımıza faks çekseydiniz, İstanbul bürosuna bilgi verseydiniz, geri çevrilmezdiniz ve çok daha demokratik olmaz mıydı?
O konser gibi yüzlerce konser ülkenin her tarafında, yaz festivalleri dolayısı ile yapılıyor. Hiçbir sorunda çıkmıyor, bunları görünüz. Siyasi görüşünüz olabilir, ancak olaylara global bakmayı da lütfen biliniz. Ülkemiz geniş, büyük ve zengin… Toplumsal olayları “din” adına “millet” adına sahiplenmeyiniz. Bakın o konserden –İstanbul dahil-hiç kimsenin haberi yoktu, bir bölüm sanatsever dışında…Millet geçim/iş/aş derdinde, nasıl tatile çıkacağım? düşüncesinde… Ancak, festivallerle sanatla buluşma imkanına sahip oluyorlar.
Kültür Bakanlığı’da topluluklarını/sanatçılarını görevlendirerek ülke kültürüne/sanatına destek olmaya çalışıyor. Sn.Bakan olayla ilgili açıklamasında, belli bir siyasi görüşü lanse etmemiş ki, sadece bu tür olaylara katılanların “ülke tarihini/kültürünü bilmediklerini ve ülkenin kazanımlarından geri adım atmayacağını” belirtmiş…Buna da sağduyulu her insan katılıyor zaten…
Ama, sizin yaptıklarınızla, o bağlı olduğunuz görüş, kutsallık, din zedelenmedi mi? Durduk yere Sivas hatırlanmadı mı? Bazılarının ekmeğine yağ sürülmedi mi? Gitmeyin o konsere, yazılı açıklama yapın veya aynı yerde başka sponsorlarla, istediğiniz konseri yapın, farklılığınızı gösterin…
Bakanlık bu konuda engel olmaz size, yeter ki gençliğinizi yanlış yerlerde harcamayın…Saygı ve sevgi çerçevesinde paylaşın/üretin…Haklı olmanın anlatımı bu tarz olmamalı….Unutmayalım ki; farklılığın olmadığı yerde zaten, özgürlük de olmaz.
Ama lütfen müziği batı-Türk diye, çok sesli-tek sesli diye, alaturka-alafranga diye yanlış yollara götürmeyelim. Müziği alanın insanlarına bırakalım.
Çünkü, ülkemizin bütün sanat kurumları, alanlarını en iyi şekilde yapmak/uygulamakla mükelleftirler. Ve buna mecburdurlar…
Yazımı sonlarken, Saat.18.30.habertürk,14.07.2009 canlı yayına geçti: Prof. Dr. İlber Ortaylı, ve İdil Biret. Alperen Ocakları Başkanı Sn. Biret’e çiçek vererek, olaylardan dolayı özür diledi. Sağduyu galip geldi. Türkün aklı sonradan geldi…
Çünkü, yaygın söylenen/yazılan bir deyiş vardır;
“Türkiye’de Türkler yaşar, onlarda böyle yaşar” diye.
Maalesef bir kez daha bu sözün doğruluğunu ispat ettik!...Yazık...
*Ay, Göktan; Bir konser üzerine düşünceler, musikidergisi.net, 13.07.2009