Osmanlı'da Böyle Naneler de Var.
Gönderilme zamanı: 12 Oca Cum, 10:34
YIL 1780
Dönemin tutulan en öndeki şairi Sünbülzade Vehbi efendi dir.
Padişahı zaman zaman öyle haşlar ki, artık o dönemin kudretli padişahı bundan bizar olur. Şairi çağırıp "Bre çelebi billah bizi muzdarip ittün. Seni af edebilmem içün öyle bir şiir yazasun ki ilk mısrayı duyduğumda kızıp cellat diye bağıram, ikinci heceyi duyuncada bol bol ihsanda bulunam. Aksi takdirde yedikulenin soğuk ve sessiz zindanları senin mekanın olur.." der. Kudretli padişah 1.Abdulhamit'ten korkan Sünbülzade çar naçar kabul edip evine çekilir.
Sünbülzade can havliyle o gece hemen bir şiir yazar;
Azm-i hammam edelim sürtüştürem ben sana,
Kise ile sabunu, rahat etsin cism ü can..
Lal ü şarap içirem ve ıslatup geçirem,
Parmağına yüzüğü, hatem-i zerr ü dırahşan..
Eğil eğil sokayım iki tutam az mıdır,
Lale ile sünbülü kakülüne nevcivan...
Diz çökerek önüne, ılık ılık akıtam
Bir gümüş ibrik ile destine ab-ı revan..
Salınarak giderken, arkandan ben sokayım,
Ard eteğin beline, olmasın çamur aman..
Kulaklarından tutam, dibine kadar sokam,
Sahtiyandan çizmeyi, olasun yola revan..
Öyle bir sokayım ki kalmasın dışarda hiç,
Düşmanının bağrına hançerimi nagehan..
Herkese vermektesin bir de bana versene,
Avuç avuç altunu olsun kulun şaduman..
Eğer arzu edersen ben ağzına vereyim,
Yeter ki kulundan lokum iste her zaman..
Sen her gece gelesin ben Vehbiye veresin,
Esselamü aleyküm ve aleyküm selam...
Dönemin tutulan en öndeki şairi Sünbülzade Vehbi efendi dir.
Padişahı zaman zaman öyle haşlar ki, artık o dönemin kudretli padişahı bundan bizar olur. Şairi çağırıp "Bre çelebi billah bizi muzdarip ittün. Seni af edebilmem içün öyle bir şiir yazasun ki ilk mısrayı duyduğumda kızıp cellat diye bağıram, ikinci heceyi duyuncada bol bol ihsanda bulunam. Aksi takdirde yedikulenin soğuk ve sessiz zindanları senin mekanın olur.." der. Kudretli padişah 1.Abdulhamit'ten korkan Sünbülzade çar naçar kabul edip evine çekilir.
Sünbülzade can havliyle o gece hemen bir şiir yazar;
Azm-i hammam edelim sürtüştürem ben sana,
Kise ile sabunu, rahat etsin cism ü can..
Lal ü şarap içirem ve ıslatup geçirem,
Parmağına yüzüğü, hatem-i zerr ü dırahşan..
Eğil eğil sokayım iki tutam az mıdır,
Lale ile sünbülü kakülüne nevcivan...
Diz çökerek önüne, ılık ılık akıtam
Bir gümüş ibrik ile destine ab-ı revan..
Salınarak giderken, arkandan ben sokayım,
Ard eteğin beline, olmasın çamur aman..
Kulaklarından tutam, dibine kadar sokam,
Sahtiyandan çizmeyi, olasun yola revan..
Öyle bir sokayım ki kalmasın dışarda hiç,
Düşmanının bağrına hançerimi nagehan..
Herkese vermektesin bir de bana versene,
Avuç avuç altunu olsun kulun şaduman..
Eğer arzu edersen ben ağzına vereyim,
Yeter ki kulundan lokum iste her zaman..
Sen her gece gelesin ben Vehbiye veresin,
Esselamü aleyküm ve aleyküm selam...