4. Uluslararası Ordu Gitar Festivali
İşimize bakalım arkadaşlar
Sevgili müzik eğitimcisi arkadaşlarım, ana sorunlarımızı unuttuk, bu sayfada çene yarıştırmaya başladık. Bakınız, Hasan Cihat beyin menajeri size yanıt veriyor, onun işi bu, bu tür yazılara laf yetiştirmeye zaman ayırmayacağını tahmin etmelisiniz.
Bizlerin birer sekreteri olmadığına göre, bırakın atışmayı, işinize bakın, gruplar kurun, oda müziği yapın, tıkanan müzik öğretmenliği meslek sorunlarına kafa kafaya verin çözümler yaratın... Kendi işinizi iyi yapın, Cihat bey de kendi işini iyi yapıyor.
Bir de bir iyilik yapın, geçmiş olsun deyin işinden uzaklaştırılan arkadaşımız Yrd.Doç. Yavuz Daloğlu'na.
Besteci ve müzik araştırmacısı arkadaşımız 4 Temmuz 2006 günü İzmir Konservatuarındaki görevinden alındı. Rektör Prof.Emin Alıcı imzası var görevden alınma emrinin altında. Rektöre tepkinizi bildirebilirsiniz.
e-posta: rektorum@deu.edu.tr
Yavuz beye ulaşmak isterseniz: daloglu@gmail.com
Bakın arkadaşlar, sıra bize geliyor yavaş yavaş, hepimiz işsiz açıkta kalacak piyasada birbirimize rakip gece işçileri olacağız.
Size Antalya'dan anlatayım biraz. Ukrayna'dan gelen usta çalgıcı kızlar otellerde bedava çalıyorlar, yeme yatma ve tatil karşılığında. Bir de gece mesaisi(!) yapıyorlarmış ki bundan asıl kazanıyorlarmış.
Bakınız, küresel serbest piyasa ekonomisi bizi kimlerle kıran kırana karşı karşıya getiriyor? Kızlarımızı biz otellerde gece hayatının parçası olsunlar diye mi müzik okullarından mezun edeceğiz?
Antalya'dan size bir fıkra, kara mizah:
Antalya senfoni orkestrasında müzisyenler parçaları daha hızlı çalıyorlarmış, şef çalanlara uyuyormuş. Konser çabuk bitsin diye. Çünkü barında çalacağı otele daha erken gitmek için.
Güler misiniz ağlar mısınız?
Güzel Sanatlar Fakülteleri piyasaya, hangi piyasaya adam yollayacakmış? Gece piyasasına; Antalya gibi turizm merkezi seçilen yerlerde.
Bir şaka gibi yeni sohbet Antalya'dan. Adını istemeyin, bir öğretim üyesi gece otelde çalan öğrencisinin tekniğini düzeltme ödevini ona göre vermiş; "Dinleyenler fark etmezler, sen orda şu etüdü tekra tekra çal" demiş. Ve öğrencisi tekniğini düzeltmiş. Ya.... Bunu öğünerek anlatıyor öğretmeni. Hem ki sıkılganlığını atıyormuş öğrencisi... Bak sen! Atılan sanattan ve gidişattan söz eden yok!
Neler oluyor bize, bizi piyasa kendine benzetiyor farkında mısınız?
Rektör Emin Alıcı'nın bir gün kendi işine de son verecek bir sürecin aracı olduğunu farketmesini umuyorum. Ona bunu yaptıran gücün YÖK içinde ahtapot gibi yaşayan SPAN Amerikan Şirketi olduğunu da biliyoruz. Bir "Vatan Marşı" besteleyen, bu marşını Berlin 2006 eylemine bizzat katılarak seslendiren Yavuz Daloğlu'na sahip çıkmayan, tam tersine onu bu yürekliliğinden dolayı cezalandıran bir rektör olmanın Mustafa Kemal Türkiye'sine yakışmadığını belirtir, ona maaşını veren bu halkın bir ferdi olarak rektörü hatasını düzeltmeye davet ederim.
Siz ne dersiniz arkadaşlar?
-Rektörlerin YÖK'le birlikte davranıp, üniversitelerin özelleştirilmesi raporuna karşı çıkmadıklarına bakılırsa onları bu tavırlarından dolayı da istifaya davet etmek gerekir.
Özelleşmiş sistemde devlet üniversiteleri eriyip bitecek, yarına onlar da yok olacaklar, bari direnerek onurlarını kurtarsınlar diyorum.
-Galatasaray Lisesi mezunlarının kaç yıldan beri Galatasaray Üniversitesine sınavsız alındıklarını bizler bilmiyorduk ama rektörlerin hepsi biliyordu, neden bu anayasaya aykırı duruma tepkilerini koymadılar, hepsinin günahı var sustukları için.
-Müzik öğretmenliği mezunları tayin edilmediği zaman bunun sonucunda bölümün kapatılacağını bildikleri halde sustukları için hepsinin günahı var.
Bunları konuşalım arkadaşlar!
Sevgiyle, iyilikle...
Mahiye Morgül
Bizlerin birer sekreteri olmadığına göre, bırakın atışmayı, işinize bakın, gruplar kurun, oda müziği yapın, tıkanan müzik öğretmenliği meslek sorunlarına kafa kafaya verin çözümler yaratın... Kendi işinizi iyi yapın, Cihat bey de kendi işini iyi yapıyor.
Bir de bir iyilik yapın, geçmiş olsun deyin işinden uzaklaştırılan arkadaşımız Yrd.Doç. Yavuz Daloğlu'na.
Besteci ve müzik araştırmacısı arkadaşımız 4 Temmuz 2006 günü İzmir Konservatuarındaki görevinden alındı. Rektör Prof.Emin Alıcı imzası var görevden alınma emrinin altında. Rektöre tepkinizi bildirebilirsiniz.
e-posta: rektorum@deu.edu.tr
Yavuz beye ulaşmak isterseniz: daloglu@gmail.com
Bakın arkadaşlar, sıra bize geliyor yavaş yavaş, hepimiz işsiz açıkta kalacak piyasada birbirimize rakip gece işçileri olacağız.
Size Antalya'dan anlatayım biraz. Ukrayna'dan gelen usta çalgıcı kızlar otellerde bedava çalıyorlar, yeme yatma ve tatil karşılığında. Bir de gece mesaisi(!) yapıyorlarmış ki bundan asıl kazanıyorlarmış.
Bakınız, küresel serbest piyasa ekonomisi bizi kimlerle kıran kırana karşı karşıya getiriyor? Kızlarımızı biz otellerde gece hayatının parçası olsunlar diye mi müzik okullarından mezun edeceğiz?
Antalya'dan size bir fıkra, kara mizah:
Antalya senfoni orkestrasında müzisyenler parçaları daha hızlı çalıyorlarmış, şef çalanlara uyuyormuş. Konser çabuk bitsin diye. Çünkü barında çalacağı otele daha erken gitmek için.
Güler misiniz ağlar mısınız?
Güzel Sanatlar Fakülteleri piyasaya, hangi piyasaya adam yollayacakmış? Gece piyasasına; Antalya gibi turizm merkezi seçilen yerlerde.
Bir şaka gibi yeni sohbet Antalya'dan. Adını istemeyin, bir öğretim üyesi gece otelde çalan öğrencisinin tekniğini düzeltme ödevini ona göre vermiş; "Dinleyenler fark etmezler, sen orda şu etüdü tekra tekra çal" demiş. Ve öğrencisi tekniğini düzeltmiş. Ya.... Bunu öğünerek anlatıyor öğretmeni. Hem ki sıkılganlığını atıyormuş öğrencisi... Bak sen! Atılan sanattan ve gidişattan söz eden yok!
Neler oluyor bize, bizi piyasa kendine benzetiyor farkında mısınız?
Rektör Emin Alıcı'nın bir gün kendi işine de son verecek bir sürecin aracı olduğunu farketmesini umuyorum. Ona bunu yaptıran gücün YÖK içinde ahtapot gibi yaşayan SPAN Amerikan Şirketi olduğunu da biliyoruz. Bir "Vatan Marşı" besteleyen, bu marşını Berlin 2006 eylemine bizzat katılarak seslendiren Yavuz Daloğlu'na sahip çıkmayan, tam tersine onu bu yürekliliğinden dolayı cezalandıran bir rektör olmanın Mustafa Kemal Türkiye'sine yakışmadığını belirtir, ona maaşını veren bu halkın bir ferdi olarak rektörü hatasını düzeltmeye davet ederim.
Siz ne dersiniz arkadaşlar?
-Rektörlerin YÖK'le birlikte davranıp, üniversitelerin özelleştirilmesi raporuna karşı çıkmadıklarına bakılırsa onları bu tavırlarından dolayı da istifaya davet etmek gerekir.
Özelleşmiş sistemde devlet üniversiteleri eriyip bitecek, yarına onlar da yok olacaklar, bari direnerek onurlarını kurtarsınlar diyorum.
-Galatasaray Lisesi mezunlarının kaç yıldan beri Galatasaray Üniversitesine sınavsız alındıklarını bizler bilmiyorduk ama rektörlerin hepsi biliyordu, neden bu anayasaya aykırı duruma tepkilerini koymadılar, hepsinin günahı var sustukları için.
-Müzik öğretmenliği mezunları tayin edilmediği zaman bunun sonucunda bölümün kapatılacağını bildikleri halde sustukları için hepsinin günahı var.
Bunları konuşalım arkadaşlar!
Sevgiyle, iyilikle...
Mahiye Morgül
MÜZİK HAKKINDA
SEVGİLİ HASAN CİHAT ÜSTADIM
İNSANLARIN MEDYA İÇERİKLİ TELEVOLE BAĞIMLILIĞI GÜNLÜK BEDENSEL İHTİYAÇLARINDAN
VE GÜNÜ BİRLİK YAŞAMALARINDAN KAYNAKLANMAKTADIR.
ASLINDA ÇOK BÜYÜK TOPLUMSAL BİR SORUNDUR BU
ZİRA SANATTAN YOKSUN OLARAK YETİŞEN BİR BEYNİ
BEN ŞAHSEN SERSERİ BİR KURŞUNA BENZETİRİM. ÖYLE Kİ...KİMİ NEREDE VE NASIL YARALIYACAĞI MEÇHUL.
İNSANLARIN MEDYA İÇERİKLİ TELEVOLE BAĞIMLILIĞI GÜNLÜK BEDENSEL İHTİYAÇLARINDAN
VE GÜNÜ BİRLİK YAŞAMALARINDAN KAYNAKLANMAKTADIR.
ASLINDA ÇOK BÜYÜK TOPLUMSAL BİR SORUNDUR BU
ZİRA SANATTAN YOKSUN OLARAK YETİŞEN BİR BEYNİ
BEN ŞAHSEN SERSERİ BİR KURŞUNA BENZETİRİM. ÖYLE Kİ...KİMİ NEREDE VE NASIL YARALIYACAĞI MEÇHUL.
Montales
gitarist bestekar
gitarist bestekar
- hasancihatorter
- Mesajlar: 25
- Kayıt: 04 May Prş, 15:40
- Konum: İnsanbul
- İletişim:
TEŞEKKÜRLER
Değerli Dostlarım ve her daim hizmetinde olduğum asil müzik Öğretmenlerim,
05 Eylül saat: 17.30 da Kadıköy Halk Eğt.Merkz.inde, MÜZED sempozyumunda bana verilen değerli ödülü aynen yazıyorum:
Sayın Üstad, Hasan Cihat Örter
"Müzik" ve "Müzik Eğitimi" ne sağlamış olduğunuz katkılar ve üstün hizmetleriniz için teşekkür eder.
Çalışmalarınızın ve başarılarınızın "Daimi Öğretmen" sıfatıyla daim olmasını dileriz.
İmzalar:
Prof.Dr. Edip Günay, Prof. Fikret Değerli, Refik Saydam, Alp Özeren
Müziğe verdiğim tüm emekler sizlere helal olsun.. "Daimi Öğretmen" olmaya devam edeceğim, bu çok büyük bir onurdur benim için.
BEN TEŞEKKÜR EDERİM.
05 Eylül saat: 17.30 da Kadıköy Halk Eğt.Merkz.inde, MÜZED sempozyumunda bana verilen değerli ödülü aynen yazıyorum:
Sayın Üstad, Hasan Cihat Örter
"Müzik" ve "Müzik Eğitimi" ne sağlamış olduğunuz katkılar ve üstün hizmetleriniz için teşekkür eder.
Çalışmalarınızın ve başarılarınızın "Daimi Öğretmen" sıfatıyla daim olmasını dileriz.
İmzalar:
Prof.Dr. Edip Günay, Prof. Fikret Değerli, Refik Saydam, Alp Özeren
Müziğe verdiğim tüm emekler sizlere helal olsun.. "Daimi Öğretmen" olmaya devam edeceğim, bu çok büyük bir onurdur benim için.
BEN TEŞEKKÜR EDERİM.
HASAN CİHAT ÖRTER
- hasancihatorter
- Mesajlar: 25
- Kayıt: 04 May Prş, 15:40
- Konum: İnsanbul
- İletişim:
Re: MÜZİK HAKKINDA
montales yazdı:SEVGİLİ HASAN CİHAT ÜSTADIM
İNSANLARIN MEDYA İÇERİKLİ TELEVOLE BAĞIMLILIĞI GÜNLÜK BEDENSEL İHTİYAÇLARINDAN
VE GÜNÜ BİRLİK YAŞAMALARINDAN KAYNAKLANMAKTADIR.
ASLINDA ÇOK BÜYÜK TOPLUMSAL BİR SORUNDUR BU
ZİRA SANATTAN YOKSUN OLARAK YETİŞEN BİR BEYNİ
BEN ŞAHSEN SERSERİ BİR KURŞUNA BENZETİRİM. ÖYLE Kİ...KİMİ NEREDE VE NASIL YARALIYACAĞI MEÇHUL.
HASAN CİHAT ÖRTER
naçizane fikrim bu tip paylaşım ortamlarında gerginliklerin paylaşılmaması yönünde. elbette bu fikrime de karşı çıkanlar olacaktır ama yine de ben söylemek istedim. haddime düşer mi bilmem ama HASAN CİHAT hoca gibi birinin burada bu şekilde yarış halinde kendini kanıtlamaya çalışması beni çok şaşırttı. saygılar bütün emek sahiplerine sevgiler bütün saygı duyanlara........
iyilik yap denize at demişler balık bilmezse Halik bilir....
geçtiğimiz günlerde birbaşka sitede hasan cihat örterin gençlere küfür ederken gördüm..
ve bunu buraya taşıma istemezdim ama..
...Bu işe gönül vermek isteyen,onlara öncülük yapmak yerine onlara küfür eden 'daimi bir öğretmen' istemem açıkçası.. ..
diye bu konuya ileti yazdım..ve birkaçgün sonra bana özelime gelen ileti..
saygılarımla
Kimden: hasancihatorter
Kime: albeniz
Tarih: 10 Eyl Pts, 17:21
Konu: HASAN CİHAT ÖRTER DEN..
SEN BU YAZINLA BİLE BENİ KÜFÜR ETMEYE ZORLUYORSUN..
ALLAH SEN VE SENİN GİBİLERİ KAHRETSİN..SANAL ORTAM ŞEBLEĞİ.
_________________
HASAN CİHAT ÖRTER
ve bunu buraya taşıma istemezdim ama..
...Bu işe gönül vermek isteyen,onlara öncülük yapmak yerine onlara küfür eden 'daimi bir öğretmen' istemem açıkçası.. ..
diye bu konuya ileti yazdım..ve birkaçgün sonra bana özelime gelen ileti..
saygılarımla
Kimden: hasancihatorter
Kime: albeniz
Tarih: 10 Eyl Pts, 17:21
Konu: HASAN CİHAT ÖRTER DEN..
SEN BU YAZINLA BİLE BENİ KÜFÜR ETMEYE ZORLUYORSUN..
ALLAH SEN VE SENİN GİBİLERİ KAHRETSİN..SANAL ORTAM ŞEBLEĞİ.
_________________
HASAN CİHAT ÖRTER
İnsanlar kendini övmekten ne zaman zevk almazsa o zaman sanat da bilim de gelişecek ilerleyecektir. Sanatının zirvesinde olan bir insan bu yanlış zihniyette yaşarsa, bu ülkeye, bu kültüre, bu sanata hiçbir şekilde katkıda bulunamaz diye düşünüyorum. İnsan önce ego tatmininden uzaklaşmalı sonra bir şeyler üretmeye çalışmalıdır. Ben bunu bunu yaptım beni şu kadar kişi destekliyor falan tarzı söylemler bugüne kadar ilerlenmiş olan yolda gerilemeye sebep olur. İnsanı kendisinin değil başkasının övmesi önemlidir. Egoist olmamak büyük bir erdemdir. Herkese saygılar sevgiler.
iyilik yap denize at demişler balık bilmezse Halik bilir....